Ankara Genç İş Adamları Derneği Başkanı Serhan Yıldız, ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren Torba Kanun teklifinin en tartışmalı kısmı olan yüzde 25’lik kurumlar vergisinin yasalaşmak üzere artışıyla ilgili olarak, “Mükelleflerin yılın tamamında ödeyecekleri vergi yükü değişmeyecek ve yüzde 25 üzerinden vergi ödemiş olacaklar” dedi.
Başkan Yıldız’ın, ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren Torba Kanun teklifinin en tartışmalı kısmı olan Kurumlar Vergi oranının geçici düzenleme ile yasalaşmak üzere artışıyla alakalı yaptığı basın açıklaması şöyle:
VERGİ YÜKÜNDEKİ ARTIŞ İŞ DÜNYASINI TEDİRGİN EDİYOR
BU DURUM KAYITDIŞILIĞI ARTIRABİLİR
Ekonomiye ilişkin düzenlemeleri içeren Torba Kanun teklifinin en tartışmalı kısmı olan yüzde 25’lik kurumlar vergisi sizlerin de bildiği üzere yasalaşmak üzere. Her ne kadar beyannamelerin verileceği tarihle ilgili kısım 1. vergilendirme dönemini geçse de, mükelleflerin yılın tamamında ödeyecekleri vergi yükü değişmeyecek ve yüzde 25 üzerinden vergi ödemiş olacaklar.
Pandemiden önce kurumlar vergisi oranlarının düşürüleceği yönünde bir algı hakimken; pandemi koşulları ve buna bağlı küresel ekonomik kriz, indirim beklentimizi maalesef tersine döndürdü. Kurumlar Vergisi Kanunu’na eklenen geçici 13’üncü madde ile halen yüzde 20 olan kurumlar vergisi oranı, 2021 için yüzde 25 ve 2022 yılı için yüzde 23 olarak uygulanacak. Dolayısıyla azımsanmayacak seviyede bir vergi artışı ile karşı karşıyayız.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Ekonomi Reformları Paketi’nde yatırım ve üretimi desteklemeyi temel alan bir anlayışın hakim olduğuna vurgu yapan açıklaması biz iş insanlarını fazlasıyla umutlandırmışken; son yaşanan vergi oranındaki bu yüksek artış ekonomi dünyasının nabzını tutan ve yön veren bizleri oldukça tedirgin etmiştir. Türkiye’nin üretim, yatırım, istihdam ve ihracat odaklı büyüme hedefine hizmet ettiğini düşünmediğimiz bu vergi artışı, biz işletme sahipleri bakımından ağır bir yük oluşturacaktır.
Tüm Dünyanın dolayısıyla ülkemizin olağanüstü bir dönemden geçtiği bu zorlu günlerde; ülke ekonomisine maksimum fayda sağlamak için var gücümüzle çalışıp, her vatandaş gibi vergi ödevimizi eksiksiz yerine getirmeye çabalarken yaşanan bu gelişmeler ne yazık ki bizlerin motivasyonunu düşürmektedir.
İçinde bulunduğumuz küresel ekonomik kriz sürecinde biz işletme sahipleri; değişime ayak uydurmak, varlığımızı korumak, büyümeyi sürdürmek ve bir yandan da istihdamı artırmak için mücadele ediyoruz. İşte tam da bu noktada, motivasyonumuzun sağlanması adına vergi yükünün azaltılması beklenirken tam tersine artış yaşanması bizleri derinden sarstı.
Ülke ekonomilerinde vergi politikalarının ekonomideki dengeyi sağlayan en önemli unsur olduğunun bilinciyle; vergi oranlarını düşürülmesi ile beraber yatırımı teşvik ederken, kayıt dışılığı azaltacak, üretim ve istihdamı artacak şekilde düzenlemelerin yapılması elzemdir. Gerek yerli iş insanları gerekse yabancı yatırımcılar açısından sistemin düzenini ani bir şekilde değiştirmek ya da güven ortamını bozmak olumsuz bir hava oluşturabilir.
Tüm bu bilgiler ışığında; Türkiye ekonomisi için istihdam yaratan, ülkeye döviz girdisi sağlayan, yatırım gerçekleştiren, üreten ve katma değer yaratan şirketleri üzerine ilave vergi konması özellikle böyle bir ortamda kabul edilebilir bir durum değildir.
Herkesin fazlasıyla tedirgin olduğu, kendini güvende hissetmek istediği böylesi zorlu bir süreçte; bir de vergi artırımına gidilmesi bizler açısından son derece motivasyon kaybına neden olurken, bu durumun bir kısım insanları da kayıt dışılığa itebileceği endişesini yürekten hissettiğimizi de belirtmek isterim.
Ayrıca yabancı yatırımcıların bir ülkede, yatırım yapmadan önce ilk baktığı ve en önemli göstergelerden biri olan Kurum Kazanç Vergisi, komşu ve yakın ekonomik yapıya sahip benzer ülkelerle kıyaslandığımızda, aramızda ciddi bir oransal fark vardır. Bu durumun da yabancı yatırımcı konusunda var olan sıkıntılara ek olarak daha farklı bir açmaz oluşturacağı aşikardır.
Ankara ve elbette ülke ekonomisine maksimum düzeyde katkı sunmaya çabalayan bizler; kamu ve özel sektör temsilcileri ile birlikte STK’lar ve ekonominin kanaat önderlerinin en kısa zamanda bir araya gelerek, bu dönem tüm iş insanlarının dolayısıyla ekonomimizin az hasarla kurtulması adına daha kalıcı ve herkesin menfaatine olan sağlıklı politikalar üretilmesini umuyoruz.